Sabah kuşluk vakti uyandık. Yol önümüzde uzayıp gidiyor. Verilen kısa molanın ardından birkaç bulutun ardına gizlenen güneş gün yüzünü göstermeye başladı.
Hiçbir kuvvet bizi erken kaldıramazken , sabahın köründe nereye gidiyorduk?
Pavli’ye efendim Pavli’ye!
Olayı daha detaylandıracak olursak Pavli Fotoğraf Atölyesine gidiyorduk.
Nerede bu atölye?
Kırklareli’nin Pehlivanköy ilçesinde Kuştepe Köyü’nde yaşayan kadın girişimci ve kurgusal fotoğrafçı Gülşen Gürses, fotoğrafçıları köyüne çekmek için ara sıra böyle atölye çalışmaları düzenliyormuş. Bizde bu yıl üçüncüsü düzenlenen Kuştepe Ayçiçek ve Korkuluk Festivali’ne gidiyorduk.
Bu oluşum, Türkiye’nin en az nüfuslu ilçelerinden biri olan Pehlivanköy’e bağlı 370 kişinin yaşadığı Kuştepe köyündeki Pavli Kurgusal Fotoğraf Atölyesi’nin kurulmasıyla başlamış ve gün geçtikçe daha tanınır hale gelmiş.
Festival kapsamında kimi zaman lavanta, kanola, kimi zamanda bağ bozumu konseptleriyle Pavli Atölyede; model, müzik ve senaryo eşliğinde hem ziyaretçilere hem de fotoğraf sanatçılarına doğa ile kurguyu birleştirme imkanı sunuluyor.
Kadın girişimci Gülşen Gürses’in 4 yıl önce kurduğu atölye kapsamında hazırladığı projelerle çevredeki civar yerleşimlerin yanı sıra İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerden de pek çok fotoğrafçı ve turisti bu etkinliklere çekmeyi başarmış ve gelecekte ilginin daha fazla artacağı görünüyor.
Günler öncesinden başlayan hazırlık çalışmalarının bu seferki teması Trakya’nın doğal süsü ayçiçekleri ile korkulukları bir araya getirerek “Ayçiçeği ve Korkuluk Festivali” olarak duyurulmuş. Festival hazırlıkları kapsamında korkuluk yapımı, tarla keşfi, konsept planlamaları için çalışmalar yapılmış ve gelenleri en iyi şekilde ağırlamak için ekip canla başla çalışmış ve çalışıyor…
“Güleç korkuluklar ayçiçeğine çok yakışıyor.”
Gülşen Gürses, gazetecilerle yaptığı sohbette; hazırladığı tüm kurgusal fotoğrafçılık konseptlerinin ilhamını doğadan aldığını, ayçiçeklerinin her zaman neşe saçan bitkiler olması nedeniyle hazırladığı korkulukları da güleç yaptığını belirtmiş.
Ayçiçeklerinin bölgenin sembolü olduğu kadar Trakya insanının da karakter ve ruhunu yansıttığı da söyleniyor.
Bayram sonrası yapılan festivalde; en iyi arazi ve en iyi açmış ayçiçekler arasında onlarca korkuluk, dekorlar, kurgular, müzik ve Trakya insanın neşesini de katarak tam bir festival ve şölen havası estirdiler.
Pandemi sürecinde birbirimize sarılamadık, aramıza mesafelerin girdiği şu günlerde, korkuluklar gülsün ve bize kollarını açsınlar istenmiş. Zaten korkuluk insanları korkutmak için değil, mahsule zarar verecek kargaları kaçırmak için konuluyor, Pavli Atölye olarak gülümseyen korkuluklarla geride bıraktığımız zor günlerden sıyrılmamızı, bize kucak açarak bir nebze de olsa gülümsetmeyi düşünmüşler…
Bizde Gebze Fotograf Atölyesi olarak yakın çevreden gelen diğer fotoğraf gönüllerinin arasına karıştık.
Gün boyu ya yakaladığımız anı ya da anlarda ölümsüzleştik. Köy kahvelerini sırayla dolaşıp, çaylı, kahveli keyifli sohbetlerde buluşurken ustamız Coşkun Aral’la da bir fotoğraflık selamlaşmayla günü tamamladık.
Önümüzde eve kadar uzun bir yol, yaptığım kısa süreli modelliğin semeresi fotolar, kızgın güneşte kavrulan yorgun ama mutlu bedenlerle geriye döndük…
Bu güzel kareler için fotoğrafa gönül veren dostlarıma ( @sadettindemirci_photography @epicuros_photography @mehtap_isaoglu @embiyetanis) ve etkinliği düzenleyen Kuştepe Köyü sakinlerine, Pavli Atölye’ye ve Gülşen Hanım’a çok ama çok teşekkürler…
