Gezgin Ruhu

Palandöken’de Kaymak

Tam 15 yıl olmuş buralara uğramayalı… Kaymayı ilk deneyimlediğim yerdeyim, Palandöken’de. İlk deneyimimin ardından da beş yıl üst üste gelip gittim. Aklımı başka pistler çelince uzaklaştım bir daha yolum düşmedi.

Buralardan uzaklaştıktan sonra araya kış olimpiyatları girince etraftaki otel sayısından tutun da pistlerine kadar her şey değişmiş.

Cumadan gelip otelimize yerleşiyoruz. Sabah erkenden kayak kiralamaya gidiyoruz. Erken gidiyoruz çünkü burada kayak kiralamak için iki yer hizmet veriyor. Belli sayıdaki kayak takımları saat 10’da tükeniyor. Resepsiyonda ilk bu bilgiyle aydınlanıyoruz.  Burada değişmeyen tek şey sanırım bu durum. Yıllardır Erciyes’in rahatlığına alışınca bu durumu ilk başta yadırgıyoruz. Erken uyanmak, erken kahvaltının ardından, kayaklarımıza da tükenmeden kavuşunca günün geriye kalan kısmında kayarak eğleniyoruz.

Kayaklarımız elimizde önümüzde 30 basamaklı merdiveni sanki Everest’i tırmanırcasına çıkıyoruz. Anlam veremediğimiz ikinci durumu da yaşayınca gişeden aldığımız günlük kayma potansiyelimize göre biletlerimizle telesiyej sıramızda yerimizi alıyoruz. Hedefimiz 22’lik, ilk eğitimimi aldığım piste doğru yükseklerde süzülüyoruz.

Telesiyejin bitiş yeri bizim hafızalarımızdakinden biraz farklı, inince anlıyoruz. Önümüzdeki kalabalığı aşınca birazdan ilk maceramızı yaşayacağımız eğime doğru ilerliyoruz. Dedeman’a doğru bu dik yokuşu kazasız belasız atlatarak açılışı yapıyoruz. ‘’Kazasız’’ diyorum, etrafta acemi bolluğu, inemeyip elinde kayağı veya sowborduyla yürüyüşü seçenlerin ortaladığı yoldan bulabildiğimiz dar aralıktan inmeye çalışmak kış olimpiyatlarında birinciliği hedeflemek gibi bir şey. Neyse ilk açılıştan sonra geliştirdiğimiz kayma stratejileriyle parkurun kurdu haline dönüşmeyi başarıyoruz.

Dedeman’ın çevresi her zamanki gibi kalabalık. Yanındaki kafe, kayak molaları için keyifli bir ortam.

 İn sıraya gir,

Telesiyeje bin,

 İn–çık kay…

Birbirinin tekrarı olan  hareketlerin ardından mola vaktimiz gelip, geçiyor bile… Mola yerimiz belli, tek hizmet veren yer Dedeman’ın yanındaki kafe. Bayağı kalabalık, eğlenceli ortam. Hava da güzel olunca açık alanda yer bulmak zorlaşıyor.

Dedeman’ın önündeki telesiyejden başka pistlerin tozunu attırmaya, yeni pist keşiflerine doğru yükseklere süzülüyoruz. Orta seviye kayakçılar için oldukça iyi bir pist. Dön dolaş yine Dedeman’a geliyoruz.

Grup arkadaşlarımız buz tırmanışı yapacağım, diye tutturuyor. İnişte bir bölümü buz tırmanışına ayırmışlar. Buradaki görevlilerin desteğiyle tırmanışı isteyenler yapabiliyor. Ben işin kayma keyfindeyim şimdilik tırmanışa uzağım. İzlemesi bile yetiyor. Neyse kısa süreli bir keyifmiş, bitince tekrar pistlerle buluşuyoruz. İki güne kayak serüvenimizi yayıyoruz.

Gelelim Palandöken’in pistlerine,

Pistler geniş, geçmişin dar pistlerinden eser yok. Sabahın sert soğuğu karı sertleştirince kaymayı zorlatırsa da öğleye doğru yumuşayan zeminde kaymak keyifli oluyor. Tek dezavantaj yeteri kadar yağmayan karın zemindeki taşların pistlerde yarattığı olumsuz etkiye sebep oluyor. Günlük yaralı sayısı oldukça fazla. Yaralıların arasına karışmanın üzüntüsünü yaşayanlardan biri olarak bu durumu en kısa zamanda düzeltmelerini umuyorum. Zemindeki buzlanma da ayrı bir olumsuz durum.

Konaklama,

Etrafta günden güne çoğalan otellerle zengin konaklama seçenekleri sunuluyor. Fiyat ve konfor bakımından oldukça iyi.

Ulaşım,

Bizim gibi uzaktan geleceklere havayolu ilk tercih olmalı! Havaalanından ticari taksilerle kolayca ulaşımı sağlarken, ikinci bir alternatif olarak şehir merkezine giden otobüslerle bu işi daha ekonomik halledebilirsiniz. Şehir merkezinden Palandöken on dakika daha ucuza ulaşımı sağlamış oluyorsunuz.

Yeme İçme de kolay!

Konakladığınız otelde yiyebileceğiniz gibi otelinize kadar yemek servisi yapan yerlerde mevcut, bir ‘’ alo’’ demeniz yeterli…

Geriye Kalanlar;

Erciyes’e alışınca etraftaki yeme içme mekanlarının azlığı ( en büyük etken pandemi), kayak kiralamak için sınırlı sayıda yerin olması, pistlerdeki taşların yaralanmalara sebep oluşu olumsuz hava yaratırken; buz tırmanışı, konaklama açısından uygun otellerin bulunuşu, şehir merkezine yakınlığı olumlu durum yaratıyor. Gelmişken şehir merkezine kültürel gezilerde yapılabilir. Daha önce gezi deneyimlerimizi buradan okuyabilirsiniz. Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Erzurum gezilip görülecek illerimizden biri…

Exit mobile version